Uyarı-II

Bu durumda Kürt Milleti’nin, açıktan açığa topyekun bir asgari program geliÅŸtirerek bunu stratejik hedef olarak ortaya koyması gerekebilir. Türk Devleti’nde “ÅŸu iyidir bu kötüdür” gibi rüzgara kapılırcasına karşı tarafın taktik mücadele konseptini görmemezlikten gelmek, çözüm yerine yokolmayı koymaktan baÅŸka bir iÅŸe yaramaz.

Aklın iÅŸlediÄŸi yerde “ya herru, ya merru” politikasının geçersizliÄŸi kadar, yokolmaya çanak tutucu bir pasifizm de geçersizdir. Hayatın gerçeÄŸi bize partisel, kiÅŸisel ve grupsal egoizmin yıkıcılığını defalarca gösterdiÄŸi halde biz hala aşırı bir radikalizm ile teslimiyetçilik kokan bir pasifizm arasında sarkaç gibi gidip gelmenin yenilgiyi birlikte getirdiÄŸini defalarca göstermiÅŸtir. Hele iç ihanetin rolunu hiç unutmayın. Ne demiÅŸti Goyî arkadaşım; Kürdisan tarihinde “Her Bedirxan’ın bir Yezdan Şêr’i vardır”. Bedirxan ayaklanır Yezdan Şêr Osmanlı ile birlikte onu etkisiz hale getirir, Ardından kendisi ayaklanır, Osmanlı ve müttefikleri, söz konusu Kürt Xanedanı’nın reisini hile ile Ä°stanbul’a getirtir ve tutuklar.. Bu hileler, iç ihanetler 1806’dan beri her zaman yenilginin esaslı bir unsuru olmuÅŸtur. Bu eÄŸilim hala var!

Bütün bunları açarsak Bir kariyer düzeyinde siyasi bilgi sahibi oluruz. Kürt Tarihi bu açıdan çok zengindir. Bazı liderlerimiz, Roma Ä°mparatorluÄŸu’nda ikinci adam olacaklarına bir köyde muhtar olmayı tercih eder durumdadırlar. Bu ÅŸartlarda nasıl ilerleme kaydedilir? Özgürlük ipi göğüslenebilir mi? Bunu bir düşünün derim.

Daha derinlemesine dalalım. Bir yere varmak için ortaya belli bazı hedef konulacaktır.

Hedefler Kürt Milleti’nin hedefleri olarak ortaya konmalıdır. Bölgesel ve partisel deÄŸil. Yani saptanan hedef ÅŸu veya bu partinin hedefi olamaz. Ulusaldır. Åžu partinin ne bu partinin tek başına yüklenip kaldırabileceÄŸi bir yük deÄŸildir ulusal temel hedef. Åžimdi Kürt Milleti’nin kaderini elinde tutan önderlere Stratejik ve taktik hedef önerilerimi sunmak istiyorum. Derli toplu bir modern direniÅŸ hareketi için gerekli gördüğüm bir öneriler demetidir bu.

Önce stratejik hedefe bakalım:

Kürt Milleti’nin stratejik hedefi, tarih sahnesinde layık olduÄŸu esaslı bir aktör rolu oynayacak seviyeyi yakalamak ve orada tutunmaktır. Bu hedef tepeden tırnaÄŸa ulusaldır. Hiç bir parçanın kaderini elinde tutan gücün özel stratejik hedefi olamaz. Kürdistan bir bütündür. Bölünmüşlüğü kader olarak kabul edemeyiz. Önderin rolu uluslarına biçilmiÅŸ olan kötü kaderi parçalamaktır. Akıllıca.. Ä°ttifaklara büyük önem atfederek.. Birlik içinde hareket ederek..

Temel hedefi, yani ulusal stratejik hedefi oluÅŸturmak için önemli ölçüde düşünce birliÄŸine ihtiyaç vardır. Bunun için herkesin ayakları yere basmalıdır. Bilhassa sereke partiler, eÄŸer birlikte hareket etme olanağı arayacaklarsa ve eÄŸer bir ulusal strateji oluÅŸturmaya hazır iseler dünyada denenmemiÅŸ modelleri Kürt Milleti’ne dayatmamalıdırlar. Çoktan beridir ısrarla kaydettiÄŸim gibi, Kürdistan bir laboratuar olarak görülmemeli. Bu satırları kahraman gerillalarımızı yöneten Kuzeyli Parti Yöneticileri iyi okumalıdırlar. Kuzeyli Parti tek başına ulusal strateji oluÅŸturamayacağını bilmelidir. Temel strateji’nin deÄŸiÅŸmezliÄŸi bilinmelidir. Bu yönü ile kitlelere tam bir güven verilmelidir. Tekrar tekrar kaydedelim: Ulusal Devrim’giden yol ne Güney’in, ne de Kuzey’in tek başına kaldırabileceÄŸi bir yük deÄŸildir.

Güney’e gelince; orada da belli bir stratejik hedef oluÅŸmadığını görüyoruz. Bunun temel nedenlerinden biri yaÅŸanan zorlu ÅŸartlardır. Öte yandan Güney LiderliÄŸi de bazı hatalardan uzak durmalı, parçacılık illetinden uzak durmalıdır. “Biz Ä°raqiyiz” söylemi, yakın zamanlarda Åžii Araplar’ın yönetim avantajlarını ve Türk Devleti ile geliÅŸtirdikleri tatlı iliÅŸkileri de kullanmak sureti ile şımaran ve dediÄŸim dedik davranan bir baÅŸbakan tarafından yerle bir edilmiÅŸtir. Bu tavırlar Güneyli Liderler tarafından çok iyi okunmalıdır-ki BaÅŸkan Barzani’nin bunu çok iyi bildiÄŸi kanısı bende yerleÅŸmiÅŸtir.. Ama Güneyli Kadrolar’ın çoÄŸunluÄŸu da bu bilince varmalıdır. Aksi takdirde onların da ayakları yere basmayacaktır. Bizce BaÅŸkan Barzani’nin tavırları iyi okunmalıdır. Kürdistan’ın DoÄŸusu ise daha henüz esaslı bir toparlanma yaÅŸamamıştır. Bağımsız hareket edebilen tek örgüt, PJAK’tır. PKK ile ayni sistem içinde yer alan bu parti tek başına kaldıkça Kuzey’in gölgesi üstünde hissedilecektir. Bence tüm iç çekiÅŸmelere karşın en doÄŸru tavır sergileyen bölgemiz, Güney-Batı Kürdistan’dır. Bu bölgede yaÅŸayan partilerimiz ve insanlarımız Yetim-i Esad’ın büyük baskısı altındadırlar.

Çözüm, ÅŸekli ne olursa olsun, önyargısız, ulusal gailelerle bir araya gelerek Kürt Milleti’nin gücüne uygun bir temel strateji oluÅŸturmaktır. Buna bütün bölgeler katılmalı, görüşlerini içeren dosyaları masaya yatırmalıdır. Unutmayın ki, Kürdistan’da bir bölgenin silahlı gücünün yokolması, diÄŸer bölgelerin de yutulmasını birlikte getirecektir.

Taktik hedefler

Taktik hedefler bölgeye özel olma karekterini de muhafaza ederken, önemli ölçüde Kürdistani düzeyde olacaktır. Bu alanda önemli olan Düşman’ın elinden gündem oluÅŸturma üstünlüğünü koparıp almaktır. Kuzey’de son zamanlarda ErdoÄŸan’ın Kürdistan’da yapmak istediÄŸi gövde gösterisinin fiyasko ile sonuçlanması üstün ve selamlanması gereken bir taktiktir. Sonuçta ruhsal kontrolunu kaybeden Türk Hükümeti’nin başı yüzündeki islamilik maskesini atmak ve o olmayan ırkın ırkçılığına soyunmak durumunda kalmıştır. Pompalı tüfek olayında ise katliamcı yüzünü bir kez daha gösteren bu Zat’ın uzun bir rehabilitasyon dönemine muhtaç olduÄŸu görüldü.. Kürdistan Sorunu’nu “demokratik teslim alma” süreci ile çözemeyen ErdoÄŸan ÅŸimdi yavaÅŸ yavaÅŸ kanlı bir süreci hazırlıyor.. Bu, Türk BaÅŸbakanı’nın gündemi oluÅŸturma üstünlüğünü kaybetmekte olduÄŸunun göstergesidir.

Hiç kuÅŸkusuz bu sonucu hazırlayan DTP’nin ve Kürt Kitlesi’nin ciddi duruÅŸudur. Bu taktik hedeflere misal olarak Güney’de, Kerkük’te baÅŸlayan kanlı kitlesel kalkışmayı gösterebiliriz. Bu gösterileri Kuzey Hareketi oldukça yüksek bir sesle desteklemiÅŸti. Fakat biz Kuzey’deki büyük direniÅŸ denemesini haberini dahi Güney’den duymadık. Millet olarak moralımızı yükseltecek böylesine bir destek önemliydi. Fakat durumun nezaketini bildiÄŸimizden dolayı bu sessizliÄŸi az da olsa anlamlandırabiliyoruz.

Taktik hedeflere dönelim..

Taktik hedef kısa sürelidir, bunu bütün Kürt Yöneticileri bilir. Taktik hedefler çatışma anlarında çok büyük önem arz eder. Bir Düşman baskınında coğrafyayı iyi bilmek, kuvvetlerin dizilişine göre doğru tavır alarak baskını boşa çıkarmak ve hatta tersine çevirmek iyi bir taktik zaferdir.

Taktik hedef deÄŸiÅŸkendir. Åžartlara göre yeni yöneliÅŸlerle ortaya ortaya çıkar. Fakat taktisyen ipin ucunun Düşman’ın eline geçmemesi için sorumlulukla hareket eder. Taktisyen, Düşman’ın mücadeleyi kendi sahasına çekmekle psikolojik üstünlük saÄŸlayacağını bilir. Bundan dolayı taktik alanda bir çok senaryo ile boy verir.

Taktik hedef tümüyle stratejik hedefin emrinde olacaktır. Aksi takdirde bir keşmekeş doğar ve sonunda hedefsiz bir kan kaybına sebep olunur. Kaos!

Taktik hedefi yaratan taktisyenler sahneye koydukları senaryo ile psikolojik savaşı da güçlendirirler.

2008-11-07




Gorusunuz