Kürt Aşağılanamaz!

Milletimizin hayatında en büyük kahramanlıkların yaşandığı, büyük ve toplu bir direniş ruhunun yaşandığı bir zaman diliminden geçiyoruz. Bazılarındaki tarih bilinci eksikliği, ulusal kişiliğin oluşmamışlığı bu kahramanlıklar geçidini bozamayacaktır. Özgürlük kervanı şehitlerin fedakarlık ruhunu rehber edinerek yürüyor. Bu kervan son ferdimiz kalana kadar devam edecektir.

Ne AB'nin heybetli protestoları, ne pazarlık masalarındaki kartlar, ne Osmanlı oyunları etkiliyemiyor bu yürüyüşü.. Güney'de Barzani ve Peşmerge, Kuzey'de PKK ve Gerilla bu çizgilerini devam ettirdikleri takdirde özgürlük kervanı daha sancısız hedefe varacaktır. Yürüyüşün bu güçlerin öncülüğünde heybetle devam edeceğini biliyoruz. Ama bu iki büyük güç; özgürlük ve giderek bağımsızlık çizgisinden (haşa) sapsalar bile kitle, mutlaka kısa bir süre içerisinde toparlanıp daha keskin, daha gözü kara bir hareket doğuracaktır. Gerisini Düşman düşünsün..

Aşağılık Türkler'in PS'ı küçük düşürme, kabadayılık, Yalan gibi alışılmış unsurlar üzerine kuruludur. Bir veya diğer milleti aşağılamak, tarih boyunca başlıca zevkleri olmuştur. Arab'ı, Arnavut'u, Yahudi'yi, Ermeni'yi, Grek'i ve diğer halkları küçük gören bu yaratıklar değil mi? Bakın son zamanlarda Kürtler'e karşı geliştirdikleri aşağılama taktiklerine.. "Kuzey Irak"taki Barzani güçleri hedefimizdir, dediklerinde tabii ki Barzani cevaplarını verecek: "Bize kim saldırırsa cevabını bulacaktır" İşte bu cevap üzerine Türkler, Bremen mızıkacıları misali hep bir ağızdan: "Barzani çizmeyi aştı!", "Küstah Barzani!", "Kim ona bu cesareti veriyor?!"

Ona Kim bu cesareti veriyor... Türk için sürpriz olacak ama Baba Serok Barzani!! Yani tarih bilinci.. Yani Başöğretmen'in verdiği dersi iyi anladığını göstererek konuşuyor.. 1963'te, PDK Liderliği'ndeki Kürt İhtilalcileri, ABD ile Sovyetler Birliği arasında Kürtler'i merkeze oturtan müzakerelerden sonra Serok Barzani Şöyle haykırmıştı gazetecilere: "Biz haklarımızın lordlar arası müzakerelerle alınacağına inanmıyoruz. Biz kutsal özgürlük mücadelemizde silahlarımızla sağlayacağımız zaferlerle onları alacağız". Aynı yıl, Suriye ve Mısır İhtilalcilerimize karşı 10 bin asker sevketmiş, İran Şahı sınırı kapatmıştı. Neticede hepsi perişan bir vaziyette geri dönmüşlerdi.

Gözü dönmüş Türk, Kürd'ün deli damarına basmasın.. Bela aramasın. Fırsat varken barışçı çözüm için masaya otursun.. Eğer bunu yapmazsa bir gün oturacak sandalye bile bulamaz. Çünkü gerektiğinde hepimiz deliyiz! Ne demiş Muhyiddin-i Arabi; "Erenlerin çoktur yolu/
Cümlesine dedik beli/ Gören bizi sanır deli/ Usludan yeğdir delimiz..

Bu delilerden taraftarlarınla birlikte korkuyorsun. Olacakları kestirebiliyorsun Türk Askerbaşı.. Çok yanıldın rütbe delisi. Bunun için değil mi karanlıkta bir koro halinde ıslık çalmanız? Ne diyor borazancıbaşın Birand? "Dünyanın tümü bizi destekliyor!" Bu ve diğer yalanları ile o unsur kendisine ve senin gibi kafalara ilaç olacak pohpohlamaları, üstelik senden aldığı tüyo ile üflüyor.. Amerikalılar gerçekten sizlere "buyur bayım" türü teşrifatçılık yapacak sanıyorsanın göreceğiz sonucu. ABD Yönetimi son sözü söylerken hep diplomatik dil kullanarak "anlayan anlar" türü kapalı sözler sarf ediyor.. Anlamadınız mı godoşlar? Anladın, ama PS'de çizdiğiniz rota sizi buna mahkum ediyor. Arap "Yetim-i Esad" Şam'a varır varmaz ifade değiştirirken sen hala o şebek maymunu tipinle "o da bende yana" diyorsun.. Hem şu şöyle demiş, bu böyle demiş sonunda laf-u güzaftır. Bu savaşta en önemlisi Kürd'ün duruşudur.. Çünkü savaşı silahlar değil, insanların duruşu belirler.

Bu duruşu iyi okuyun baylar, bayanlar! Kürt hala diplomasinin sonuçlarını bekliyor. Bundandır o yumuşak görünüş.. O yumuşaklığın altındaki sertliği sınayacağınızı tahmin edebiliyoruz.. Ama barış adına, yumuşak çözüm adına hiç istemediğim bir sınama olacaktır bu!

Evet barbarlar sürüsü.. Uçaklarınızla, helikopterlerinizle, toplarınızla, tanklarınızla kendinizi bir çelik zırhın arkasında hissedebilirsiniz. Hatta sivil hedeflere vurup yerle bir edebilirsiniz.. Bunun geçerli bir zafer yolu sanabilirsiniz de.

Ama kalkan kervanı durdurmak haddinize değildir.. Bizden söylemesi..

2007-10-25

Sirac Kekuyon (Bilgin)

2007-10-25




Gorusunuz