Kanlı bahar ve Milli Duruş

Kanlı bahar ve Milli Duruş

Hakkımda çıkan yazıları okumak için aylık olarak yaptığım google taramalarında Adil Kurtay adlı tanımadığım, ama PKK üye ve ya taraftarıı olduÄŸunu yazılarından saptadığım bir ÅŸahsın yüksekten atan, cahil, güce tapan birinin yazısı ile karşılaÅŸtım. Åžunu açıkça kaydedeyim ki, ben ÅŸu kritik günlerde bu kiÅŸinin yazısına cevap yazmayacağım. GeçmiÅŸteki yazılarımı okusun, aydınlansın, gücün ardına sığınmadan konuÅŸsun, ondan sonra tereddütleri kalırsa “tartışırız”.

Yine bir kayıt daha; Ä°smail BeÅŸikçi benimle köprüleri 1990’lı yılların sonunda, yeni dostlarının yönlendirmesi ile kesmiÅŸtir. Kendisi ile uzaktan yakından hiçbir iliÅŸkim yoktur. Benim gördüğüm kadarı ile bu tavrının bilimsel bir tarafı yoktur.. Zaten ne benim, ne de Ä°smail BeÅŸikçi’nin, biribirimiz dahil, kimsenin ısrarla akıl vermeye çalışmasına ihtiyacı yoktur. Ayda an aÅŸağısından on kitap okuyan A Sirac Kekuyon, güce tapan Ä°LKEL KOMÃœNÄ°STLER gibi bilgisiz, kafasını kiraya vermiÅŸ kiÅŸilerin vızıltılarını kendilerine saklamaları konusundaki tavsiyesini saklı tutar.

Neden bu girişi yaptığıma gelince..

Bazıları siyaseti bir sarkaç olarak görürler. Kurulan örgütler bu kiÅŸiler için mutlaktır. Sanki, ulusal çıkarların bozulması tehlikesini sezerek, “sereke” (ana, temel) bir partiyi desteklemekten vazgeçen birileri mutlaka sarkacın diÄŸer ucuna kaymak zorundadırlar gibi bir düşünce taşıyorlar. Bazı cahillere bakılırsa bir lideri, grubu, örgütü veya hareketi bir kaç (veya birçok) yazıda ya da tavırda desteklemiÅŸsen, artık o örgütün vs’nin kuyruÄŸuna takılmışsın demektir. Bu bazan dünya çapında da böyledir. Ama ben bunu kırıyorum! Benim temel duruÅŸum ulusal çıkarları esas alan bir duruÅŸtur. Ben buna Milli (Ä°lerici Milliyetçi) duruÅŸ diyorum. PKK’yi desteklerken, Med ve Medya TV’de çok kez ulusal kurtuluşçu anlamda milliyetçi bir görüşe sahip olduÄŸumu belirtmek zorunluluÄŸunu hisettim.

Milli duruÅŸ nedir? “DuruÅŸum millidir” diyen herkese inanılabilir mi?

Ben, milli duruÅŸ derken, ÅŸartlar ne kadar ağır olursa olsun vatanı için mücadeleden geri durmayanın duruÅŸunu gösteririm. Kazanma ihtimalinin belirdiÄŸi zamanlar “keskinleÅŸenler”in duruÅŸu milli olabilir mi? Tarih’in bana verdiÄŸi ders, hayır dememi emrediyor. En iyi test bugünlerde yürürlükte. Hem Güney’de, hem Kuzey’de sıkıştığımız bugünlerde farelerin gemiyi nasıl terk etmekte olduÄŸunu ibret ve hayretle izliyoruz. TRT 6 müşterileri bunların başında gelir. 25-29 yıl önce düşmanın kendilerine 90 gün boyunca nasıl cop soktuÄŸunu, kitap halinde dökümanlaÅŸtıranlar, Kürtler’in meÅŸhur aile ve fertlerinin hayatlarını sömürüp “kitap” haline getirenler, Ãœlke’de iken oluk halinde Kürt kanı döken zımanzanlar, sözde edipler, stranbejler, vs’ler, vs’ler bu iÄŸrenç Osmanlı Oyunu’nda yer almak için kuyruÄŸa girenler.. Siz deÄŸil miydiniz sağı solu çamura bulayanlar? Siz deÄŸil miydiniz, düşmanda oyun çoktur diye vaazlarda bulunanlar? Yazıklar olsun! Fakat bereket versin bunlar bir avuç neo-iÅŸbirlikçi..

Åžimdi bir de moda çıktı.. PKK’yi kayıtsız ÅŸartsız silah bırakmaya çağırma modasıdır bu! Akan bunca ÅŸehit kanı boÅŸa mı aktı? Her ÅŸehit sizin gibi kanı beÅŸ para etmez kiÅŸiliklerin TRT 6’da boy göstermeniz için mi vatanlaÅŸtı? Sizi dikkate alan bir PKK liderliÄŸi çıkarsa, ÅŸehitlerimizin aziz hatırası üstüne and içerim ki onların sahayı layık insanlara bırakmaları için yaşım yetmiÅŸi de bulsa fiilen mücadele edeceÄŸim. Ä°ÅŸte bu da ulusal duruÅŸun bir parçasıdır.

Kürt SavaÅŸa aşık deÄŸildir. Milli duruÅŸlu bir Kürt de dökülen bir tek damla kanda kendisinin de katkısını aramalı, bilmeli ona göre davranmalıdır. Düşman’ın azgın bir güç haline geldiÄŸi, milletimize karşı olabilecek ittifaklar yarattığı zamanları görmeli, bunun gerektirdiÄŸi tavrı içi sızlasa da almalıdır. Kısacası bu durumlarda mücadeleyi zamana yaymayı bilmelidir. Tabii ki bu, liderliÄŸin veya liderliklerin görevidir. Bu tavrı geliÅŸtiren lider kadrolar çelmelenmemeli, aksine sonuna kadar desteklenmelidir. Aksini dayatanlar buyursunlar ÅŸehirlerde, ovalarda, daÄŸlarda bu düşüncelerinin gereÄŸini yapsınlar..

Milli duruÅŸ, diÄŸer adı ile Kürdistani duruÅŸ, asimilasyondan arınmayı kiÅŸi olarak kendi iç mücadelesinin en büyük eylemi saymalı, gereÄŸini her sabah yerine getirmelidir. Hiç bir düşünce kirliliÄŸine meydan vermemelidir. Türk ile diyalog kuruyorum sanısı ile “ileci” dediÄŸi odaklara itibar etmemeli. Ben bu savaÅŸ boyunca, tek tek ÅŸahıslar hariç, Kürd’ün hayrına olacak düşünceler ortaya koyan örgütlere rastlamadım. DTP’nin yıllarca sırtında taşıdığı Levent’in EMEP’ine bir bakın anlarsınız. Dersim’de Kürtler’i silmek için elinden geleni yapmadı mı?

Åžu anda Kürdistan’da, her bahar olduÄŸu gibi, Kuzey’de gittikçe hızlanan bir savaÅŸ cereyan ediyor. Güney ise bunaltıcı bir diplomatik baskı altındadır. Avrupa Basını’nda önemli kiÅŸilerin yazdıkları makaleler, adeta Obama’ya yazılmış bir dilekçe halindedir. Bunların tümü Kürt Meselesi hal edilmeden özellikle Kürdistan’dan çıkılmaması isteÄŸini dile getiriyor. Her Kürt’ten beklentim, takkeyi önüne koyup düşünmesidir.

Åžimdilik bu kadar..

2009-04-09

A Sirac Kekuyon